Merhaba Ghouldaşlarım!! Bu sefer bir değişiklik yapayım dedim yaz yaz yaz nereye kadar? Gerçi seviyorum yazmayı. Kendimi videolarda izleyince bir garip oluyorum sanki başka birisi konuşuyormuş gibi geliyor, tanıyamıyorum kendimi. Tokyo Ghoul:re 114. Bölüm İnceleme: http://www.sutunc.com/2017/02/tokyo-ghoulre-114-bolum-inceleme.html Ayrıca açıkçası daha fazla video çekmememin sebebi açıkçası çok zaman alması ve her koşulda yazmayı tercih etmemden dolayı kendimi izleme istencimin olmaması. Işığı ayarla, odağı ayarla sesi ayarla, kurgu yap, ne diyeceğini düşün et, sonra çek, ışık kötü çıksın bir daha çek olmadı arkada kirli çorap çıkmış hoaydaa git bir daha çek o bu şu derken insan illallah ediyor. Ben öyle çok çok insan canlısı biri de değilim ne bileyim öyle ekip halinde bir stüdyoya bir yere gidelim biri çeksin biri kurgulasın diğeri oynasın vari şeyleri sürekli de devam ettiremem, bunalırım, sıkılırım söyleyemem. Zaten böyle olmasam sabah akşam ni...
86. bölüme balıklama dalmadan önce geçen haftanın inelemesini paylaşayım. Tokyo Ghoul:re 85. Bölüm İnceleme: http://www.sutunc.com/2016/07/tokyo-ghoulre-85-bolum-inceleme.html İki gündür Tokyo Ghoul ile yatıp Tokyo Ghoul ile kalkıyorum. Ortamlarda tek teori gözümden kaçmasın diye beeeyle gözüm açık bekledim. Beni Twitter'dan takip edenler zaten ne tür bir çılgınlık içinde olduğuma şahit oldular (Kusura bakmayın ya bayağı işgal ettim dün sizin ana sayfanızı eki eki eki eki) Ama zaten TG takip ediyorsanız nedenini ne anlamışsınızdır: KANEKİ ONE EYED KING OLDU! AY SABAHLAR OLMASINNN! Bir yanım sevinçli bir yanım hüzünlü. Bir yandan Kaneki OEK oldu diye seviniyorum, diğer yandan Eto'm bebeğim gitti diye üzülüyorum. Arima da OEK çıktı ya! :O Haftalardır "Arima yıllardır gösterdiğinden çok daha karmaşık bir karakter çiziyor. Tutarsızlık var" diye kendimi yırtıyor, Ishida'ya tripler atıyordum. MEĞER ADAM KRALMIŞ! Valla buradan ettiğim lafları görse alı...
Tokyo Ghoul:re 84. Bölüm İncelemesi: http://www.sutunc.com/2016/07/tokyo-ghoulre-84-bolum-inceleme.html Rus Tokyo Ghoul:re'si buldum. Hatta altında bayağı teori dönmüş. Anlayan varsa link atayım. Hararetli hararetli tartışmışlar ya "Davay davay ztratzkişkee!" şeklinde. Çatladım meraktan. Aaaah Tokyo Ghoul'um aaah! Bu hafta geç yazıyorum incelememi, kusura bakmayın. Aslında birkaç gün önce yazmaya başladım. Sonra başladığımı unuttum (!) Zaten "84. Bölüm İnceleme" diye atmışım başlığı. Neresinden bakarsanız ayrı rezillik. Kendi yazılarımı daaa blog yazılarımı da dışladım bir haftadır resmen. Eh, ülkenin hali nice olunca insanın bir şey yazası gelmiyor, başına otursa bile aklı karışıyor. Yine de yabancı forumlarde ve Redditt'te teorileri takip ettim. Birkaç kişi el ele, çok ilginç bir teori ürettik hatta. Sizinle birlikte bu teoriyi göklere çıkartacağımıza inanıyorum. Ayriyeten teori başlığında inceleyeceğim. Siz de bir el atarsınız artık yo...
Tokyo Ghoul:re 77. Bölüm İncelemesi Tokyo Ghoul:re 76. Bölüm İnceleme: http://www.sutunc.com/2016/05/tokyo-ghoulre-76-bolum-inceleme.html Yemin ederim dert sahibi oldum şu Tokyo Ghoul yüzünden. Neler neler geldi başıma İstanbul'da, bu kadar etkilemedi beni. Gecenin üçünde bavulumu takside unuttum, Üsküdar'dan Kadıköy'e taksi kovaladım, valizim olmadığından üç gün boyunca televizyona çıktığım elbiseyle dolaşmak zorunda kaldım, dolmuşta ceketimi unuttum iki gün dondum, kapılarda kaldım. Yine de bu kadar üzülmedim delirmedim. OLSUN AMA ÇOK GÜZEL BÖLÜMDÜ YAAAAA! Ben çok, çok sevdim bölümü. Çok özlemişim Aoigiri Tree üyelerini. Ishida geçen hafta yaptığı Naki çizimiyle zaten ileriki bölümlerde kendisini göreceğimizin sinyalini veriyordu. Öyle de oldu. Duygusal çılgınım benim ya! Miza'yı da gördük. Onu bırakın Kurona'yı gördük! Manyamış ayol bu kız görmeyeli! Müthiş, saykolu maykolu bir şey olmuş. Kafanız karışmış olabilir diye açıklayayım; ilk sayfada ...
Tokyo Ghoul:re 74. Bölüm İncelemesi için: http://www.sutunc.com/2016/04/tokyo-gohulre-74-bolum-inceleme.html Ne Golden Week'miş mübarek! Bir haftalık ara bana bir aymış gibi geldi. Aylık çıkan mangalar genelde bir ay boyunca unutulup, çıkmasına birkaç gün kala hatırlanır ve yine etkisi birkaç gün sürer. Ancak haftalıklar öyle mi? Dozu azar azar verip bağımlısı yapıyorlar bizi :( İşte böyle aralarda anlıyorum ben de Tokyo Ghoul'un nasıl hayatımın bir parçası haline geldiğini. Neyse ki hasret bitti. Hem de nasıl! Ishida aylar -hatta ve hatta yıllar- süren çığlıklarımızı işitmiş olacak, Tokyo Ghoul tarihinde ilk defa bir umut ışığı yaktı içimizde. Tabii Ishida bu, bir güldürürse on süründürür. O nedenle pek de gaza gelmemek lazım. Ayrıca müjdemi isterim; -yazar burada ironik davranıyor- Ishida'nın gene ne idüğü belirsiz aksiyon sahnelerine yine dönüş yaptık. Kim Arima, kim Kaneki, neler oluyor neler bitiyor anlamak için beş kez baştan sona okudum bölümü. E...
