Merhabalaaar! Dün geceden beri depresyondayım. "Bir ay nasıl bu kadar çabuk geçebilir ya?!" deyip duruyorum battaniyenin altında. Gerçekten daha dün gibi 64. bölümü yazmaya başladığım an. Bilgisayarı açışım, bölümü bir kez daha okuyuşum, klavyenin tuşlarına yavaş yavaş basmaya başlayışım... Hey gidi günler hey! Yaşlanıyoruz gerçekten. Bana Su Abla diyenlerin sayısı da artıyor. Onee sama, Su nee sama diyenler de var. Böyle ablalı mablalı çağırılınca hüzünlenip uzaklara dalıyorum. Belki Noragami mutlu eder beni dedim ancak onda da iş yok. Tam bir geçiş bölümü! Bir şey olsun istiyoru; bir yere varalım. Ancak ı-ıh, yine bir "gelecekteki pek mühim olaylara hazırlık" bölümüyle karşı karşıyayız. Bisha Bisha'yı feda etmek durumunda kalacaksak da olsun artık. Yeniden çıkıyor onun aynısından zaten. Ama bir şey olsun. Noragami'ye kızmamın sebebi, geçiş bölümleri olayını tamamen unutmuş, arcı ilerletmek amacıyla ileride kurguya belki de hiçbir şekilde etkisi olm