Tür: Doğaüstü, shounen, aksiyoni komedi
Noragami hakkında bir tanıtım yazısı kaleme alıp almamak konusunda çok defa gidip geldim. "Şöyle ünlü bir manga yazayım onun yerine" diye düşündüm. Dedim: "Bana saklı kalsın, bilmesinler" ama işte dayanamadım, yazıyorum. Zaten konuyu duyunca direkt "Woaaawouaaay!" diyeceksiniz.
Canınız mı sıkıldı? Sonbahar depresyonundan kurtulamıyor, depresyon hırkanızın kollarını çeke çeke sündürüyor musunuz? "Yağmur, kedi, kahve" üçlemesinin yanında Yann Tiersen dinleyip Instagram'a çikolatalı muffin fotoğrafı koymak bile sizi mutlu etmeye yetmiyor mu? Derdinizin dermanı burada! NORAGAMI!
Gami/kami Japonca tanrı demek. Noragami adlı mangamızın protogantisti de bir tanrı. E, biliyorsunuz Japonya maşallah tanrılar diyarı. İnsandan çok tanrı var ortalıkta. Bu tanrımız da adı pek -hatta hiç- duyulmamış olanlardan. Aslında kendisi zamanında, yani bundan birkaç yüzyıl önce, bitmek bilmeyen savaşlar döneminde saygı duyulan bir tanrıymış. Tanrılık sıfatını da ekleyeyim siz hikayeden kopmadan; Ölüm Tanrısı. "Şuunu öldür tanrıım!" diyorsunuz, öldürüyor. Canı istese öldürmeye de bilir tabii ancak Noragamiyi Noragami yapan şey çıkıyor işte ortaya; insanların dilekleri tanrıları var eder. Tanrılar da yazığım bu yüzden insanların zihninden silinmemek için her türlü dileklerini yerine getirmeye çalışıyorlar. İnsanların zihinlerinde yaşadıkları sürece var çünkü hepsi. Eğer unutulurlarsa, yok olurlar.
İşte bizim tanırmız, Yatogamimiz (Tanrı Yato) öldürme işinden elini eteğini çekmek istediği için 21. yüzyılda günlerini ünlü Japon tanrılarının tapınaklarında kaçak bir şekilde uyuyarak, sokaktaki insanlara üzerinde "Bir sorununuz mu var? Tanrı Yato günün her saati hizmetinizde!" yazan el yapımı kartlar dağıtarak geçiriyor. Yani kendisi tam manasıyla bir "Sokak Tanırısı". Bu arada Nora, evsiz barksız demek.
Yato, yalnızca 5 Yen karşılığında (e, tanrılara bozuk para verilir) neler yapmıyor ki! Evlere temizliğe gidiyor, çcuk bakıyor, çocukların kaçan kedilerini yakalıyor. Karşılığında aldığı 5 Yenleri de şişesinde biriktirip kıvrılıp uyuduğu bir köşede bir gün bu Yenler ile inşa edeceği tapınağını düşlüyor.
Yato: "Herkes Tanrılara 5 Yen verilmesi gerektiğini bilir"
Yatogami'nin tapınağında ona hizmet edecek Japon hatunlar, sifonlu (!) bir tuvalet, hatta ve hatta bir klima da olacak!!
Hayatı boyunca (bayağı da uzun bir süre) sokaklarda yatıp kalkmış, silinip gitmemek için sabah akşam çalışıp çırpınan Yato'ya önce bol bol gülüp, sonra da acımaya başlayacaksınız. Ama merak etmeyin, Yato'nun yanına katanası Yukine ve yarı insan yarı hayalet Hiyori de katılınca bu üçlü birçok maceraya atılacak. Manganın ilerleyen bölümlerinde ise bir yandan yirmibirinci yüzyılda hikayemiz heyecanlı-eğlenceli bir sekemde devam ederken bir yandan da Yato'nun karanlık- üzücü geçmişiyle karşılaşacağız
Animede Yato'nun geçmişine çok az değindiler henüz. Oysa mangada birçok detay öğrendik şimdiye kadar.
Hala devam etmekte olan manga serisinin dışında, ikinci sezonunda olan animesi de var Noragami'nin. Her ne kadar git gide karanlıklaşan bir atmosferi de olsa, Yato, Yukine ve Hiyori'nin başından geçen trajikomik olaylar dengeyi yerine getirdiğinden ara ara birinci sezonun damakta bıraktığı tatlı tadı alabiliyorsunuz. Ayrıca ekleyeyim, manganın çizimleri zaten başlı başına bir komedi. Bazen yolda yürürken bir olay karşısında Yato'nun veya Hiyori'nin takındığı yüz ifadesi aklıma geliyor ve kendi kendime gülmeye başlıyorum, olmuyor tabii millet bakıyor.
Yav Noragami çok güzel ya aahahahha şimdi düşününce gene hatırladım sahnelerden birini- ahah.
Eğlenceli meğlenceli ama içinde çok güzel savaş sahneleri barındırıyor ayrıca.
Not: Japon tanrıları hakkında detaylı bilgiler de öğrenebilirsiniz bu manga/anime sayesinde.
