Ay dünden beri yollarda sürünüyorum :( Sonunda geldim İstanbul'a, kavuştum Kadıköyüm'e <3 <3  Şu anda da snob snob bir kafeden yazmaktayım (Snob olan benim, kafe değil) Dördüncü bölümden herkes çok memnnun. Geçen sene sızdırılan ilk dört bölümü hatırlayanınız var mı? Hani çoğumuzun üç megapiksellik görüntüden "Jon Snow herhalde bu ya. Arya da olabilir gerçi :/" şeklinde izlediği bölümlerden bahsediyorum. Anam ne kötü bölümlerdi onlar öyle! Tabii bu bölümün genel olarak beğenilmesnin sebebi, yıllardır birbirine hasret Stark kardeşlerden ikisinin kavuşması oldu. Gerçi büyük ihtimalle kardeş değil, kuzenler ancak Jon ve Sansa nasıl sarıldı öyle! Bence bölümün sevilmesinin sebebi açık ara Sansa'nın aptallıklarını (aptallık değil canıım! Şapşiklik hep <3 <3) itiraf etmesi oldu. Yıllardır beklediğimiz, yürekli, intikam isteyen Sansa Stark yavaş yavaş şekillenmeye başlıyor. Tabii hala yolu yordamı bilmiyor Sansa. Jon'a "Bana tcavüz etti o

Aman yani! Bir seferinde de hevesimizi kursağımızda bırakmasalar olmaz. Bran geçmişe gidip gidip gelince yediden yetmişe herkes sonunda Rhaegar ile Lyanna'yı göreceğini, yıllardır sayfa sayfa teori kasan çılgınların -abartmamak koşuluyla ben de varım aralarında- sonunda muradına ereceğini sandı bu bölüm. Ama işte kazın ayağı göründüğü gibi çıkmadı.  Lyanna'nın çığlıklarını duyduk bir, işte onunla yetinelim. Çok klişe olacak ancak yine de büyük ihtimalle gerçekleşecek şey; çığlıklar Lyanna'nın Jon Snow'u dünyaya getirirken attığı çığlıklar olacak. Cidden kaleden yükselen çığlıkları duyup da "Ay Rhagear Lyanna'ya işkence ediyor amanın!" diyen var mıdır? Sonrası ise işte klasik teori; Lyanna Jon'u dünyaya getirirken ölür. Ölmeden önce de kardeşi Ned'e "Bu çocuğun kimden olduğunu sakın söyleme" der. Ned de "Ya savaş bitince arkadaşlarla fasıla gidelim dedik. İşte orada da bir hatun vardı..." hikayesini uydurur ve döner Kışyar