Hiçbir beklentim olmadan izlemeye basladim Carnage'i. Zaten kunyesine baktiktan sonra "Amaan izlemeyeyim ben bunu." diyebilecek çok az insan taniyorum su yeryuzunde. (abarttim,evet.) Kimler mi var filmde? Jodie Foster, Kate Winslet, Cristoph Waltz ve John Relly. Yonetmeni ise Roman Polanski. Her ne kadar Polanski'nin -ozel hayati nedeniyle olusan- kotu sohreti sizi irite edebilecek olsa da, onyargilarinizi bir kenara birakip kendinizi bu 80 dakikalik mini tiyatral filme adamanizi tavsiye ederim.
Oncelikle belirteyim, film aslinda Yasmena Reza'nin yazmis oldugu bir tiyatro oyunundan uyarlama. Filmi izlerken zaten, eger uyarlama olmdugunu bilmiyorsaniz bile, birçok yonden tiyatroyla benzestigini fark edeceksiniz zira ben su anda bile kendisine film demeye çekiniyorum -ki eger Polanski'nin yalnizca kamera ile yakalayabilecegi açilar ile zenginlestirilmis olmasaydi buyuk ihtimalle bir "kamera tiyatrosu" derdim kendisi için.
Olay tek bir iç mekanda geçiyor; Longstreet ailesinin evi. Ogullari Cowan ailesinin ogullari tarafindan dovulen anne-baba, Cowanlari da çagirarak gorustukelrini ve anlastiklarini belirten bir dilekçe yazmaya karar verirler. Durum oykusu seklinde ve diyaloglarla ilerleyen filmde olay git gide iki anne-babanin cocuklarindan cikar ve kendi ic dunyalarini yeniden sorulamalarina kadar gider. Tabii bu olay anlattigim gibi bir anda olmuyor. Olaylar sarpa sardikça biz de ailelerle ve karakterlerle ilgili bircok sey ogrenmeye basliyoruz.
Longstreetler upper-middle class, entalektuel kesme daha yakin bir aile. Anne Penelope Longstreet, hayatinda bu yerlere ayak basmamis olmasina ragmen Guney Afrika'daki, Ortadogu'daki insanlarin dramlarini anlatan kitaplar yazan, Paris'de acilislara katilan bir yazar. Klasik bir Amerikan entelektuelini gosteriyor bize bu karakter.
Cowanlar ise gorece daha zengin ve muhtemelen daha az kulturel faaliyette bulunan bir aile olarak karsimiza cikiyor; Bir saniye bile susmayan telefonuyla Alan Cowan tam bir is adami. Guzel karisi Nancy ise bakimli ve duygusal git gelleri olan bir karakter.
Aile secimleri sembolik oldugu kadar karakterlerin dordu de birbirleriyle uç, çakisan insan turlerini yansitiyorlar. Olaylara tepkisini koyan gergin Penelope ve pasif-agresif tavirli Nancy'nin diyaloglari birer saheser. Ancak hikayede benim ençok ilgimi çeken karakter Alan Cowan. Christoph Waltz'a olan sempatimin de elbet kucuk bir payi vardir bu karakteri digerlerinden daha farkli bulmamda ancak beni ençok cezbeden yonu tam bir "vahsici" olmasiydi. Vahsici su an uydurdugum bir benzetme ancak kendi dusuncelerime cok yakin oldugundan bence guzel de uydu. Insanlarin vahsi olduklarini, ellerine guc gectigi anda her ne kadar dogustan demokrasi, halklarin kardesligi, el ele verin cocuklarcilikla yikanmis olsalar da bir sekilde bu gucun aciga cikacagi ve asil insan olarak adlandiranlarin iclerinde, kendiliginden olusan bir empati oldugunu soylemistim. Bu dusuncemi hala da savunuyorum. Bu insan-hayvan ortamindan cikisin iki yolu var ve ikisi de insanin dizgilerini biraktigi anda ( buna Fransiz en sag gazetenin bile gocmenler hakkinda belirli bir uslupla yazmasi ornegini verebilirim. Ayni dusunce ve duygularda olan ancak uzerine Fransizlik smokinini, kibirini ve bati rasyonalitesi maskesinin getirdigi 'kibar olmak', 'saygili gorunmek' zorunlugugunu hissetmeyen Turkiyeli gazeteciler nasil haber yaparlardi bir dusunun) hayvanlasacak olacagini kabul etmesinde birlesiyor:
Birincisi,aynen Alan Cowan karakteri gibi insanin bir kurt oldugunu ve doga kanunlari geregi zaten guclunun zayifi ezecegini kabul etmesi ve bunu normal bir seymis gibi yasamasi,
Ikincisi ise dogustan itibaren empati yeteneginin artilirip insanlarin soylem denizi icerisinde yuzmesine izin verilmemesi. Ikincisinin aciklamasi kolay ancak uygulamasi akla hayale sigmayacak kadar zor. Olmaz mi? On bes kusak empati yapabilmeyi basabilmis, kendi vahsi dunyasina ayaklanip bilinçle kendini baska insanlarin-hayvanlarin- dogal kaynaklarin yerine koyabilmis insanlar belki basarabilir bunu. Pek mumkun gormemekteyim ancak bu secenegi.
Evet, bu kadar.
Hiç yorum yok
Yorum Gönder